Mükemmeliyetçilik davranışını hepimiz merak ederiz. Mükemmeliyetçiliğin alt alanları, hatalara karşı aşırı ilgi, düzen ihtiyacı, davranışlardan şüphe etme, ebeveyn beklentilerini ve eleştirilerini önemseme gibi tutumları içermektedir. Mükemmeliyetçilik davranışı aileden de geçebilen bir davranış olduğu için ailelerinde mükemmeliyetçilik gözüken kişiler de bu davranışı sürdürebilir.
Girişkenlik ilişkilerimizde kendimizi ortaya koyabilmemize yardımcı olur. Girişkenlik; ne istediğinizi, ne istemediğinizi, fikrinizi etkili ve saygı çerçevesi içerisinde sunmaktır. Girişken insanlar ilişkilerinde kendilerini daha rahat ifade edebildikleri için kendilerini daha rahat hissetmektedirler. O zaman ihtiyacımıza göre şekillenelim ve ihtiyacımız olan girişkenlik cümlelerini aşağıdan seçip kullanalım. -Hayır. -Bunu istiyorum. -Teşekkürler. -Şu an bu konu hakkında konuşmak istemiyorum.-Şu an konuşmak istemiyorum. -Benimle …
Hepimiz kendi hayatımızdan sorumluyuz. Kendimizle kendimizden başka kimse bu kadar ilgilenmeyecektir. Kendi hayatınızdan, özgüveninizden, travmalarımızdan, gerçekleştirebildiklerimiz ve gerçekleştiremediklerimizden sorumluyuz. Kendinize şefkat uygulamak ve kendimizi düşünen kararlar almak bize iyi gelecektir. Kendimize ne istediğimizi sorarak, neye ihtiyacımız olduğunu sorarak şefkat uygulayabiliriz. Tıpkı küçük bir çocuk gibi içimizdeki çocuğun ihtiyaçlarını gözeterek kendimizi büyütebiliriz. Kendimize şefkat uygularken başkalarına …
İki küpe çiçeği. Aynı daldan. Biri kapalı. Biri açık. Ne kadar derin anlamlar barındırıyor aslında. Hepimizin ayrı zamanları var. Kendimizi başkaları ile kıyasladığımızda kendi niteliklerimizi ve yaşantılarımızı unutmuş oluyoruz. Hepimizin öyküsü, geçmişi farklı. Geleceği oluştururken de bireysel öykülerimiz katkıda bulunuyor zamana. O zaman hepimiz aynı daldan gelsek de hepimizin farklı zamanlara da ihtiyacı var. Ne …
Ayna bize kendi görüntümüzü yansıtır. Nasıl ki şu an ayna sayesinde nasıl göründüğümüze bakarak kendimize bakabiliyorsak; çocukken de nasıl olduğumuza bakmak için bize ayna olan kişilere ihtiyacımız vardır bu psikolojik gelişimimiz için bir aşamadır. Bazen bazı kişiler çocuklukta kendilerinin nasıl oldukları konusunda yardımcı olan kişiler olmadığı için o kişiler aracılığıyla psikolojik kendini gösteren aynalarından kendilerini …
Sakinleşmeye, sakin olmaya bugünlerde ihtiyacımız var. Sakinliğe giden yolda kendimizi olduğumuz gibi kabul etmek de önemli. Peki bu sakinlik için neleri hatırlayabiliriz? Kendimize yaşadıklarımızın bir anlamı olduğunu ya da belki de hiç bir anlamı olmadığını, dünyada olduğumuzu ve bu yüzden kendimizi sevebileceğimizi kendimizi sevmek için başka hiç bir nedene gerek olmadığını, kendimize çok yüklendiğimiz durumlarda …
İki günlük sokağa çıkma yasağı geldi. Kimilerimiz sakince olayı izleyip anlamaya çalışıyor, kimilerimiz panikle dışarı çıkıp temel ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyor. Sosyal medyada gördüğümüz kalabalık senaryolar bizi kaygılandırsa da, bir yandan da belirsizliğin verdiği kaygı ile insanlar ihtiyaçlarını tamamlamak istiyorlar. Peki neden böyle olmuş olabilir? Günlerdir evde kalma halindeyiz ama yasaklar gelince belki de özgürlük algımız …
Gerçeklerden de kopmayarak kendimizi koruyabiliriz. Çünkü bu süreçten geriye kalan yine kendimiz olacağız. Bu süreçte kendimize ve bedenimize şefkatli olmak bize uzun vadede iyi gelebilir. Belki egzama olacak kadar derimizi kimyasallarla yıpratmak yerine kendimizi nasıl daha sakin ve özenlice koruyabileceğimizi düşünebiliriz. Bence bu süreçte biraz kendimize dönerek kendimize nasıl olduğunuzu sorabilir ve neye ihtiyacımız olduğuna …
Günlük hayatta zorlandığımız bir durumda duygularımız bize nasıl daha çok yardım edebilir? Kendimize şu an neye ihtiyacım var diye sorabiliriz. Sonra bu ihtiyacımı ne karşılayabilir diye kendimize sorabiliriz. Bu ihtiyaç bana ne söylemek istiyor ve bu durum bana ne öğretiyor diye kendimize sorabiliriz. Sonra eğer bedenimizde bir his hissediyorsak bu hangi duygu, bu duyguyu ise …
Bu fotoğrafı Pera Müzesi’ndeki Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri sergisinde çekmiştim. Gerçeklikten ilham alan ve içinde bulunduğu dönemin sanatından beslenen bu teraziler gibi sanatın her zaman bize üzerinde düşünme ve yaratıcılığımızı geliştirme fırsatı sunduğuna inanırım. O yüzden bugünkü yazım Pera Müzesi’ndeki bir sergiden ilham alıyor. İlişkilerin bir terazisi ve bir dengesi vardır. Eğer hep biz başkalarına …
