Psikoloji Yazıları

Çiğdem Kağıtçıbaşı Konferans

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin 18.04.2015’de 2. Psikoloji Günleri’ne katıldım. Bu günlerde Çiğdem Kağıtçıbaşı’nı dinleme fırsatına eriştim. Sizle konferansta aldığım notları paylaşmak istiyorum.

Yakın ilişkiler insanın temel ihtiyacıdır. Çocuk yetiştirme tarzı çevrenin gereklerine göre düzenlenir. Toplumlar arasında farklı aile tipleri görürüz. Bağımlılık ve Bağımsızlık İlişkileri Modelleri görülür.

Toplumları kültürleri ve nasıl yaşam tarzı içinde oldukları üzerine ayırabiliriz. Bu ayrım aile ve çocuğu etkiler.

Bağımsız Aile Modeli daha çok Batı’da görülür. Hem kültür olarak hem de yaşam tarzı olarak farklıdır.Çocuklar anne ve babalarına yatırım yapmazlar çünkü devlet onlara hizmet sunar.  Anne ve babalar onlara muhtaç değildir, serbest çocuk yetiştirme, çocuğun kendi kendine karar vermesi beklenir. Bu aile modelinde çocuğun itaat dışı, girişimci, özerk olması daha işlevseldir.

Duygusal Bağlı Aile Modeli Türkiye’de görülür. Türkiye’de ise çocuğumuz bize bakacak, bizi sokakta bırakmayacak modeli vardır. Bu modelde maddi bağımlılık artar. Ailenin çocuğa hem denetim hem kontrol işlevi vardır. Aile sebep sonuç ilişkilerinden bahseder. Aile kendi kendine karar verip uygular. Ailede olay sadece söz dinlemek değildir. İtaat beklenir, yaşlılıkta bakılması beklenir.

Toplumlar refah seviyesi arttıkça bağımsız modele giderler,

Çocuğun özerk olması için onun anne ve babasından ayrışması gerekir. Özerkliğin gelişmesi için ayrıklık gerekir. Kişilik gelişimi bakımından iç içe geçmiş aile modeli sağlıklı değildir.

Japonya’da anne ve çocuk ilişkileri iç içe geçmiştir. Sen ve ben biriz, aynı fikirde olabiliriz fikri vardır.

Yazımı Çiğdem Hocanın çok değerli bir lafıyla bitirmek istiyorum:

Değişime inanmak çok önemlidir. Değişime inanlar, değişirler. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir