Tek bir hayatı vardı, son bir çayı. Geri dönüp baktığında hepsi buharlaşmadan nasıl bir hayat yaşamalıydı? Öyle bir hayat yaşamalıydı ki kendine dönsün, kendiyle olsun, kendine baksın. O kadar uzaklaşmıştı ki kendinden, aynaya baktığında boş bir surata bakıyordu. Nasıl olacaktı nasıl gerçeği görecekti, o yüzünün arkasında kendini sakladığını, sürekli koşarak kendinden kaçtığını, aslında tek yakalamak …
💕14 Şubat’ta geçmişken biraz ilişkileri ve ilişkilerde nasıl konumlandığımızı konuşalım.💕İlişkilerde davranışlarımız kendimizden farklı gelebilir bunun nedeni bağlanma stillerimiz ve ilişkilerde öğrendiğimiz kalıtsal ve döngüsel aile modellerimizden gelir.💕Başkaları ile nasıl ilişki kurduğumuzu fark etmek kendimizi dönüştürmek ve o ilişkilerdeki kendimize dair inanç sistemlerini değiştirmek için bize bir yol sunar.💕Değersizlik, yalnızlık, terk edilme gibi şemalar ilişkilerimizde tetiklenebilir …
Hepimiz kendi hayatımızdan sorumluyuz. Kendimizle kendimizden başka kimse bu kadar ilgilenmeyecektir. Kendi hayatınızdan, özgüveninizden, travmalarımızdan, gerçekleştirebildiklerimiz ve gerçekleştiremediklerimizden sorumluyuz. Kendinize şefkat uygulamak ve kendimizi düşünen kararlar almak bize iyi gelecektir. Kendimize ne istediğimizi sorarak, neye ihtiyacımız olduğunu sorarak şefkat uygulayabiliriz. Tıpkı küçük bir çocuk gibi içimizdeki çocuğun ihtiyaçlarını gözeterek kendimizi büyütebiliriz. Kendimize şefkat uygularken başkalarına …
Arkadaşlarımızla, ailemizle olan ilişkilerimiz güven bazında olduğunda sağlıklı ilişkiler kurarız. İlişkilerimiz aracılığıyla da değişmeye başlarız. Çevremizdeki ilişkiler beynimizin yapısının işleyiş biçimini bile etkiler. Etrafımızda kimler var ise onlarla etkileşim kurarak değişmeye başlarız. Ne kadar sağlıklı ilişkilere sahipsek, olumsuz olaylarla o kadar kolay baş ederiz. İlişkiler bizi değiştirmek için güçlü araçlardır ve biz yetişkinlerin en büyük …
Travma sadece yaşadığımız tatsız olaylar değildir. Travma aynı zamanda sevgi, güvenme, güvenlik, bağlanma ve bağ kurma hissini deneyimleyememektir. Yüksek beklentili kişilerle yaşama, çokça hata yaptığının söylenmesi, dalga geçilme, tek başına bırakılma, çokça kendinden küçüklerle ilgilenmek zorunda olmak, genç yaşta çalışmak, çok fazla şehir değiştirmek, başka insanların sözünü tutmaması, başka kişilerle karşılaştırılma, duyguların kale alınmaması da …
Güncel olaylar hakkında yazmayı seviyorum. Psikolojinin günlük hayat ile ne kadar iç içe olduğunu bir kere daha hissediyorum bu durumlarda. Bildiğiniz gibi bir kaç gündür ıspanağın bireylerin hayatlarını kötü etkilediğini ve midelerini rahatsız ettiğini okuyoruz. Peki bu ıspanağı bir metafor olarak düşünürsek sizin hayatınızdaki ıspanaklar neler? Sizi hayatınızda neler rahatsız ediyor, siz hangi durumlardan rahatsız …
Kendini sevmek aslında kendini tam olarak sevemediğini de kabullenmektir. Ya da kendi sesini duyduğunda kendi kendine garipsemek gibidir. Kendini başkalarında gören insan, aslında başkalarının zannettiği gibi biri olmadığını görünce şaşırır. Kendini sevmek, bu şaşkın anları, kendinin değişik ve garip diye nitelendirebileceği zamanları da sevmektir.
