Bedenimiz yaşadığımız geçmiş olayları hatırlar. Bir koku, bir ses, bir kelime, bir doku bedenimize yaşadığı olayları hatırlatır. Konuşmadan önce bedenimizle kendimizi ifade ederiz. Bedenimizde tüm deneyimlerimiz saklıdır. Bedenimizin hafızası biz konuşmaya başlayınca bir anda bir yere gitmemiştir. Tüm duygularımız; bastırdığımız ya da ifade edemediğimiz duygularımızın fiziksel etkileri vardır. İfade edilemeyen duyguların vücudumuzda bir yansıması vardır. …
Hayatımızdaki acılar da öğreticidir. Acıyan taraflarımızı anladıkça ne konuda zorlandığımızı ve neye ihtiyaç duyduğumuzu bulabiliriz. Acı öğreticidir. Acı bizi ziyaret eder. Bize öğreteceklerini anlatır. Fakat acı çok fazla bizimle kalırsa sorunlar orada başlar. Acı bize gelmeli, öğretmelidir; fakat acı bizimle çok fazla kalınca bizi zorlayabilir. Her konuda olduğu gibi bu konuda da dengeyi bulmalı.
Bu görselin terapi seanslarını çok iyi anlattığını düşünürüm. Terapi seanslarına başlamamış kişiler tarafından terapi seansları genelde huzurla geçen meditasyonlar ya da deniz kenarında geçirdiğimiz sakin anlar gibi düşünülebiliyor. Aslında terapi seansları güvenle geçmiş travmaların incelendiği, hayata dair zor konuşmaların yaşandığı, hayata ve ilişkilere sınır konulmanın öğrenildiği, kendi hayatımıza dair sorumluluk almayı öğrendiğimiz yerler oluyor. Bu …
Korkular tüm duygular gibi bize bir şey anlatmaya çalışır. Bir şekilde nasıl oluştuklarını fark etmediğimiz korkular bizim onları fark etmemiz için farklı şekillerde ortaya çıkarlar. Çoğu zaman derindeki bir korkunun yansımasını görürüz. En derindeki korkularımız bize belirgin bir şekilde görünmez. Derindeki korkular kendileriyle bir şekilde bağlantılı ama ilk etapta nasıl olduğu anlaşılmadığı bir şekilde ortaya …
Özlem duygusu konuşabilse neler derdi? Derdi ki bu evin odalarını özlüyorum, boş odaları, çürümüş tahtalardaki sesi, eskiden gülücük ve çocuk seslerinin geldiği odalardaki sessizliği duydukça özlüyorum fırındaki tarçın kokusunu… Her duygunun bize anlatmak istedikleri vardır, özlem de onlardan biri, bize neyi aradığımızı, hayatta neyin eksik olduğunu, ne ile hayatımızı daha anlamlı kıldığımızı gösterebilir. Sesini dinlemeyi …
Geldiğimiz ilk zemin, ilk güvenli bağımızı kurduğumuz yer doğadır. Bu yüzden aslında deprem olayları zeminin sarsılması gibi gözükse de aslında ilk güvenli bağımızın da sarsılması anlamına gelebilir. Doğa ile kurduğumuz ilişki bizim temellerimizi de anlatır; eğer çocukken çimlerde koşan bir çocuk ile, kumlardan korkan bir çocuğun doğa ile ilişkisi farklı olacaktır. Bu yüzden doğa ile …
Vedalaştıkça başlar, başladıkça vedalaşırız. Vedalar; hayatımızın bir parçasıdır. İlk doğduğumuzdan beri veda ederiz aslında. Kimi zaman anne karnına, kimi zaman sevdiğimiz yerlere, kimi zaman da sevdiğimiz insanlara. Vedalar bize hayatı anlatır. Bazı şeylere veda ederken; başka şeylere yer açar; yeni başlangıçlara zemin atarız.
